Corona Günlerinde Zihinsel Sağlığımızı Nasıl Koruyacağız?

Kuvvetli bir belirsizlik içinde yaşadığımız bu günlerde sürekli kulağımız haberlerde yaşar olduk. Doğru bilgilerin yanısıra herkesi daha da fazla korkuya sürükleyen gerçek dışı haberlerin de bombardımanındayız.

Kısa bir süre öncesine kadar sosyal mesafelenmenin, hijyenin, düzenli uyku ve beslenmenin hayat için bu kadar belirleyici olacağını hiçbirimiz düşünemezdik.

Bu sürecin psikolojik etkilerinin kuvvetli olacağı bir gerçek. Corona ile ilgili gelen ürkütücü bilgiler, gerçek ya da gerçek dışı, sosyal mesafelenme ve uzun süre evlerimizde kalmak özellikle kaygı, takıntı zorlantı bozuklukları, depresyon, uyku bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu gibi sıkıntıları şiddetle tetiklemekte. Tetikleyenleri sıralayacak olursak;

  • Enfekte olma korkusu
  • Boşa çıkan beklentiler
  • Sıkıntı
  • Gıda, su, sağlık malzemesi yetersizliği
  • Bilgi eksikliği
  • Ekonomik sıkıntılar

Peki, bu süreçte zihinsel sağlığımızı nasıl koruyacağız?

Haydi önce hangi durumlarda zihinsel sağlığımız ile ilgili acil önlem almamız ve hızla bir uzmanla görüşmemizin (malum bu dönem sadece online görüşmeliyiz uzmanlarla) gerektiğini sıralayalım:

  1. Kendi sağlığımız için gelişen korku ve kaygılarımızı kontrol etmekte zorlanıyorsak.
  2. Uyku ve yeme alışkanlıklarımızda değişiklikler hayatımızı ve sağlığımızı etkilemeye başladıysa.
  3. Uykuya dalma ve odaklanmada zorluk yaşıyorsak.
  4. Kronik sağlık problemlerimiz kötüleşmeye başladıysa.
  5. Alkol, sigara gibi haz veren bağımlılık yaratıcı madde kullanımınız arttıysa.
  6. Fiziksel kökeni olmayan psikosomatik şikayetlerimiz dikkat çekici biçimde yükseldiyse.

Malum, bizler sosyal hayvanlarız. Uzun sürecek bir sosyal izolasyon ya da karantina doğru yaklaşılmaz, gerekli önlemler alınmazsa, kaygı, depresyon ve çaresizlik hissini şiddetle besleyecektir.

Böyle dönemlerde yönetenlerin yeterli kaynağı olmayan insanlara eksikleri hangi yöndeyse destek vermesi çok önemli. Genel olarak bu sıkıntı oluşturan eksiklikler, sağlığı koruma ve mali alandadır. Yeterli kaynağı olmayan insanlar için bu aksamaların yol açacağı sert sonuçlar zihinsel sağlıkları üzerinde kuvvetli olumsuz etkiler yaratacaktır.

Hükümetlerin, işverenlerin, mali olarak imkânı olanların bu dönemde destek vermeleri çok önemlidir.

Bununla beraber, her geçen gün sosyal mesafelenme ve karantina ile daha fazla insan karşı karşıya kaldıkça, bireyler de zihinsel sağlıklarını korumak için kendi yöntemlerini geliştirmek durumundadır.

Yapılabileceklere bir bakalım:

  1. Yeni bir rutin oluşturun kendinize: sabah kalktığınızda elinizi, yüzünüzü yıkayın, duş alın ve üstünüzü değişin. Geçerken aynaya baktığınızda kendinizi bakımlı ve iyi hissedin. Kişisel hijyeninizin yanısıra kişisel bakımınıza özen göstermek bu dönem iyi gelecektir.
  2. Gününüzü planlayın: evin içinde yapacaklarınızı belirleyin. Mümkünse bunları evin farklı mekanlarında yapılacak şekilde planlayın. Sadece yapılması gereken işlerinizi değil, hobilerinizi, yeni öğreneceklerinizi de hangi gün ve saatlerde yapacağınızı planlayın. Kısacası sabah kalktığınızda ne yapacağınızı bilin.
  3. Vücudunuza iyi bakın: iyi uyuyun, zamanlı ve dengeli beslenin, mutlak hareket edin. Eğer yaşadığınız yerin küçük bir bahçesi varsa, her gün kimsenin olmadığı zamanı seçerek bahçede birkaç tur atın, yoksa, balkonunuza mutlaka çıkın ve kültür fizik hareketlerinizi orada yapın.
  4. Başkalarına yardım edin: eğer karantinada değilseniz, tüm kurallara net bir şekilde uyarak çevrenize yardımcı olun. Bu dönemde yapamayanların yapabilenlerin yardımına çok ihtiyacı var. Bu kişilere yardımcı olmak size de çok iyi gelecektir.
  5. Bağlantıda kalın: teknolojiyi sevdiklerinizle bağlantıda kalmak için verimli bir şekilde kullanın. Bu dönem farklılaşan sosyallik ile barışın, hayatınızın parçası yapın. Özleyip de konuşmak için vakit bulamadığınız aile fertlerini, arkadaşlarınızla bağlantı kurun. Sevdiklerimizle uzaktan da olsa birlikte olmak herkese iyi gelecektir.
  6. Keyif alacağınız aktiviteleri hayatınızın parçası yapın: Harika komedi filmleri var, bir sürü komik video var internette. Hobilerine zaman ayırın. Yoksa hobiniz, ne güzel işte, şimdi vaktiniz var, istediğiniz konu ile ilgilenebilirsiniz. Sanal ortamda hobiler ile ilgili bilgi sonsuz. Kitap okuyun, müzeleri gezin sanal olarak, müzik dinleyin, dans edin.
  7. Medya ve özellikle de sosyal medya ile aranıza ciddi bir mesafe koyun: günde iki defa, sabah ve akşam kısaca bilgilenin. Sosyal medyada salgın dışındaki konularda postlar varsa onlara bakın ve sonrasında teknolojiyi sadece uzun zamandır bilgi edinmeyi arzuladığınız konuları araştırmak, yeni bir şeyler öğrenmek ve sevdiklerinizle bağlantıda kalmak için kullanın.
  8. Sıkılmayın: böyle bir dönemde sıkılabilecek kadar sağlıklı ve tasasız olduğunuz için teşekkür edin ve sıkılmayın. Başkalarına yardım edin, kendiniz için uzun zamandır yapmak istediklerinizi yapın, yeni bir şey öğrenin. Yapacak o kadar çok şey var ki…
  9. Olumluya odaklanın: Bizler için dur durak bilmeden kendi hayatlarını hiçe sayarak hayatı ayakta tutmaya çalışanların tümünün çabasını onurlandırın ve iyi haberlere verin dikkatinizi. Umudunuzun sinerjisinin gücünün farkına varın.
  10. Şimdide kalın: Bugün içinde yaşadığımız şartları gelecek günlere yansıtmayın. Elbette iyiye değişecek hayat. Bu yaşadıklarımız geçici. Biraz sabır.
  11. Yalnız değilsiniz: Hepimiz benzer süreçler yaşıyoruz. Kaygılarınızda yalnız değilsiniz. Hayatınızın alt üst olmasında yalnız değilsiniz. Mali kaygılarda yalnız değilsiniz. Geçecek, bu da geçecek. Bizden bir şeyler alacak, yeni bir şeyler verecek. Ama her halükârda geçecek.

Unutmayın, insan denen canlı türü her türlü şarta uyum sağlayabilen tek canlı hem Afrika’da yaşayabiliyoruz hem Antarktika’dan. Gücünüzün farkına varın. Kurallara her zamankinden daha fazla uyun. Uyarılara kulak verin. Hayatı sımsıkı tutun.

Sağlıkla kalın,

Dr. R. Meltem KAVCAR SIRMALI

26 Mart 2020