online terapi seansı

Terapistiniz sadece bir tuş ötede olsa: Bölüm 1

Melissa Weinblatt’ın telefonundaki anımsatıcı çaldı: “Terapistinizle randevunuza 15 dakika kaldı.” Kendisine içecek bir şeyler hazırladı, balkona çıktı, rahat koltuğuna oturdu ve telefonundan Skype’a girdi. Yüzü yüzlerce kilometre ötedeki terapistinin ekranında belirdi. Terapisti telefonunun ekranından Melissa’ya gülümsüyordu. İçeceğinden bir yudum aldı. Seans başladı.

Oregon’da 30 yaşlarında bir lise öğretmeni olan Melissa Weinblatt konvansiyonel, yani yüzyüze terapi alıyordu. Ancak şimdi bu yeni terapisti ile sabah kahvesi eşliğinde ya da kızlarla akşam çıkmadan önce skype aracılığı ile bir seans yapabiliyor. Alışverişin ortasında bir zaman yaratıp terapisti ile görüşebiliyor. Bu yaz terapistini tam üç eyalete beraberinde götürdü. Hatta erkek arkadaşıyla ilk buluşmasından önce panikleyince terapistine mail atıyor ve terapisti de 20 dakikalık bir mini seans yapabileceklerini söylüyor. Böylelikle ilk buluşma olumlu geçiyor.

Birkaç on yıl önce telepsikiyatri kullanımı oluşmaya başladığından bu yana görüntülü görüşmeler hastane, hapishane, yaşlı bakım evleri gibi kapalı alanlarda olan hastalara ulaşma açısından gittikçe daha çok kabul gören bir yöntem olmuştur.

Bugün Skype ya da benzeri dijital altyapılar online danışmayı çok daha geniş bir danışan interlandına sunmaktadır. Bir terapistin ofisine gitmekten rahatsız oluyorsanız ya da sadece uçakta bile terapistinizle görüşebilmeyi istiyorsanız, online terapi tam da size göre.

Bu konuda çalışan terapistlerin gittikçe çoğalması ünlü oyuncu Lisa Kudrow’un oynadığı “Web Terapi” adlı komediye de ilham vermiştir.

American Psychological Association Insurance Trust’a danışmanlık yapan bir avukat ve psikolog olan Eric A. Harris “Üç sene içinde büyük bir hızla yaygınlaşacak online terapi” diyor. “Zaman içinde tüm terapistlerin online terapi seçeneğini oluşturacakları bir gerçek. Elbette online terapinin yüzyüze terapinin yerini hiçbir zaman tutmayacağını düşünen klinisyenler olmaya devam edecektir. Ama büyük çoğunluk, özellikle de genç klinisyenler online terapi hakkında olumsuz düşünmek için bir neden görmemektedirler. Bu yeni sistem için profesyonel standartların geliştirilmeye ihtiyacı olduğu da bir gerçektir.”

Online terapinin pragmatik avantajları çok nettir. Bir terapist bu avantajı kısaca esprili bir şekilde şöyle ifade etmiştir: “Park yeri aramak zorunda kalmazsınız.” Birçok terapist, kendileri de evlerinden çalışabildikleri ve böylelikle ofis giderlerinden tasarruf ettikleri için, online terapi için daha az ücret talep etmektedirler. Kötü hava koşulları, kırık bir bacak ya da iş seyahati online terapide randevunuzu iptal etmenize neden olmuyor. Genel olarak herkesin tatilde olduğu Ağustos aylarında bile terapistinizden mahrum kalmayabilirsiniz.

Melissa Weinblatt bu yeni terapi biçimine mekânsal zorunluluk nedeniyle başvurmuş. Terapisti taşınınca terapisini yaşadığı küçük kasabada başka bir psikolog ile sürdürme konusunda eski erkek arkadaşının tanınmış bir kişi olması nedeniyle kaygılar yaşamış. Bu durum karşısında terapisti birkaç saat uzakta olan başka bir meslektaşını önermiş. Bu alternatif de Melissa Weinblatt’a uygun gelmeyince, online terapi ile süreci devam ettirme kararı almışlar. Şimdi bu yeni seansları eski, konvansiyonel tarzdaki seanslara tercih ediyor.

Terapistinizin bir telefon ya da bilgisayar tuşu uzağınızda olması gerçekten de terapi almanın 21.yüzyıldaki şekli mi?

M. Weinblatt, “Terapistinizi bir güvenlik kalkanı gibi devamlı yanınızda taşıdığınızı hissediyorsunuz.” diyor ve ekliyor “ama daha kolay ulaşabilir olması, ona daha az ihtiyaç duymamı sağlıyor.”

Teknolojinin hız kesicileri de var elbette ki. Online terapide terapinin temel bir özelliği eksik: göz kontağı. Danışan ve terapist görüntülü görüşmelerde birbirlerinin yüzüne bir bilgisayar ya da telefon ekranından bakıyorlar. Ancak birçok bilgisayarda kamera monitörün tepesine monte edilmiş olması doğru açıdan göz kontağı oluşmasını engelliyor. American Psychological Assosiation’da görevli bir psikolog olan Lynn Bufka “Sanki gözlerine bakmıyormuşsunuz gibi hissedebiliyor danışan” diyor. “Bu olumsuz nokta danışan ile önceden konuşarak ortadan kaldırılmalı ve ekran yerine kameraya bakmayı öğrenmeli terapistler.”

Internet bağlantılarında zaman zaman yaşanan sıkıntı da bir başka sorun olarak nitelendiriliyor. New Jersey ve New York’da çalışan bir terapist olan DeeAnna Merz Nagel “Özellikle kolay etkilenebilir, hassas kişiler tam da bir şey söylemeye çalıştıkları anda bağlantının kesilebileceğini bilmeliler.” diyor ve devam ediyor “Sizinle online terapideyken asla bilerek ve isteyerek bağlantıyı kesmeyeceğimi söylerim danışanıma. Böyle bir durum olduğunda mutlak telefonlaşarak ne yapacağımıza karar vereceğimizi önceden kararlaştırırız.”

Online terapi alacağınız siteyi iyi araştırmanız lazım. Bu konuda çalışan kimliği belirsiz, suiistimale açık birçok site var. Bu vahşi internet dünyasında bir site neden terapi alacakları sorusuna cevap istemiş okuyucularından. Araştırmanın sonucunda en popüler cevabı veren kişiye altı ay süreyle ücretsiz terapi verilecekmiş. Site yoğun başvuru nedeniyle çökünce, site başvuruları gizli almak zorunda kalmış.

Online terapi ile ilgili başka sorular da var. Sigorta online terapi ücretini nasıl karşılayacak? Terapistin farklı eyaletlerde terapi vermesi için lisansı var mı? Görüntülü danışma seansı kaydediliyor mu? Hacklenmeye karşı garantili mi?
Online terapinin diğer bir çekiciliği ve riski de anonim kalınmasıdır. Birçok insan çekindikleri ya da gizli kalmayacaklarını düşündükleri için terapiye uzak durur. Bu nedenle bazı online terapistler danışanlarının anonimitesine saygı duyarlar. Peki ya bu danışanlardan kriz geçiren olursa? Bir terapist anonim bir danışana kriz anında nasıl yardım gönderebilir? TeleMental Health Institute’un kurucusu Marlene M. Maheu, “Birçok danışan terapinin başlangıcında kendilerini iyi hissetmeye başlamadan önce kötü hissederler.” diyor ve ekliyor “Her ne kadar birçok online terapistin sitesinde intihar düşüncesi olan danışanlara destek verilmediği bilgisi olsa da, bu düşünüldüğünden daha karmaşık bir durumdur. Biz görevimiz danışanları değerlendirmektir, onların kendilerini değerlendirmelerini beklemek değil.” Kendisi de online terapi yapan M. Maheu danışanları koruma ve terapistlerin titiz eğitimleri ile yakından ilgilenmektedir.

Referans:http://www.nytimes.com/2011/09/25/fashion/therapists-are-seeing-patients-online.html?pagewanted=all